19 Eylül 2016 Pazartesi

Kuruluştan Kurtuluşa Bisiklet Turu 2016 (KKBT) 1. Gün: Söğüt - Bilecik - Yenişehir - İznik (92,6 Km)

1. Gün 02.09.2016 Cuma:
Sabah saat 07:00'da kalkıp heybe ve çantalarımı kamyona verdikten sonra dün akşam yemeğinin yediğim Ertuğrul Gazi Türbesinin karşısında ki seramik fabrikasının yemekhanesinde güzel ve doyurucu bir kahvaltı yaptım.




Temiz ve bol çeşitli bu kahvaltı zirve yapan heyecanımı biraz olsun bastırmıştı. Kahvaltı sonrası hemen ilçe girişinde bulunan Ertuğrul Gazi Türbesinin önünde toplandık.


Bilecik Valisi Sayın Süleyman ELBAN'ının beklendiği tören alanında bulunan süvari birliğine ait atlar ve sürücüsü askerler oldukça ilgi çekiciydi.

Protokolün bu kadar kalabalık olması, herkesin resmi kıyafetli ve kravatlı tam tekmil bekliyor olması bisikletliye verilen önemin bir göstergesiydi. Onur duyulacak bir tören yapıldı diye bilirim.

Gerekli pankart açılımları ve sayın ELBAN'ın katılımıyla okunan İstiklal Marşı ile start verildi ve yola koyulduk.

İlk kilometreler oldukça zevkli ve düzdü dene bilir ancak ancak Bilecik'e doğru rampalar başladı ve oldukça zorluydu. Zaten daha önce katılım sağlamış bir çok kişi ilk günün en zor parkurlara ev sahipliği yaptığını söylemişlerdi.

Bilecik'e vardığımızda tüm bisikletli katılımcılar Şeyh Edebali Türbesine doğru hareket ettiğinde ben ve iki katılımcı gruptan ayrılıp önümüzde bulunan Bilecik çıkış rampasını daha sakin ve yavaş çıkmaya karar verdik. Yolda bulunan benzinlikte soda ve su takviyesi yapıp rampayı çıktım.
Grubun yaklaşık yarım saat sonra gelmesiyle yola devam edip yine bol rampalı Yenişehir yolunda mola verdik.

Mola sonrası yola koyulup Yenişehir'e vardığımızda ben ciddi ciddi yorulmuştum.

İmren Izgara tesislerinde hazırlanan o leziz köfteleri bir yandan yerken bir yandan da bizi karşılamak üzere hazır bulunan Mehteran Takımının insana gaz veren coşkun müzikleriyle hemhal olduk.


Bu yorgunluğun ilk günden mi kaynaklandığını yoksa grubun normalden hızlı bir tempoyla hareket etmesiyle mi ilgili olduğunu anlayamadım. Çevremde ki diğer arkadaşlardan da bazı sızlanmalar duymaya başladım ama her halde ilk gün psikolojisi daha sonra normale dönecektir diye ciddiye almadım.
Uzun bir rampanın ardından kendimizi rüzgarın kollarına bırakarak İznik'e doğru inişe geçtik. Muhteşem bir görsel şölen ve rampa inmenin verdiği haz doğrusu yorgunluğumu alıp götürdü.

Çadır alanına geldiğimizde çadırlarımızı kurup akşam yemeğimizi müteakip uykuya daldık.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Dalaman - Antalya Bisiklet Turu

Bir Sümer atasözü var "Madem Biliyorsun Neden Öğretmiyorsun ?" tarihte ki ilk yazılı kaynaklar Sümerlerin olduğuna göre daha eskis...